Kanada, hem eğitim kalitesi hem de maliyeti açısında son yıllarda İngilizce dil eğitimi için öğrenciler tarafından en çok tercih edilen ülkelerden biri. Kanada’yı tercih eden birçok öğrenci için de en çok tercih edilen okullardan biri “ILSC Language Schools” isimli dil okuludur. ILSC Language Schools bünyesinde Genel İngilizce, Yoğun İngilizce, IELTS/TOEFL Hazırlık, İş İngilizcesi, Üniversite Hazırlık Programı vb. programlar bulunmaktadır.
Eylül ayında hem Toronto hem de Vancouver okullarını ziyaret etme şansı bulduğum ILSC hakkında ilk söyleyebileceğim detay fazlasıyla öğrenci odaklı oldukları olacaktır. ILSC tüm eğitim stratejisini, ders programlarını, seçmeli ve zorunlu derslerini, okul bünyesinde bulunan öğrenci danışmanlarını, hatta bina ve sınıfların seçimini dahi öğrenciye en yüksek faydayı sağlayacak şekilde belirlemiş diyebilirim.
ILSC’nin okulları hem Toronto’da, hem de Vancouver’da şehir merkezlerinde konumlanmış durumda. Bu da öğrencilere hem kolay ulaşım imkanı, hem de ders aralarında ve dersten sonra şehirdeki tüm imkanlardan faydalanma olanağı sunuyor. Her iki şehrin de yüz ölçümü olarak büyüklüğünü göz önüne aldığımızda okulun merkezi olması gerçekten çok büyük önem arz ediyor. Çünkü öğrenciler ister aile yanı seçsin, ister yurt konaklaması seçsin, bulundukları yerden şehir merkezine ulaşım her zaman çok opsiyonlu ve kolay oluyor. Ayrıca okulların yakınında birçok restoran, kafe, alışveriş merkezi vb. yeme-içme ve sosyal yaşam alanları bulunduğu için de öğrenciler ders aralarında ve ders çıkışlarında bu mekanlarda sosyalleşebiliyorlar.
ILSC’nin ders programları genellikle öğleden önce zorunlu dersler, öğleden sonra seçmeli/zorunlu seçmeli/konuşma dersleri vb. tarzı bir sistemden oluşuyor. Her öğrenciye okula başladığı ilk pazartesi günü seviye tespit sınavı yapılıyor ve öğrenci seviyesine göre bir sınıfa yerleştiriliyor ve her öğrencinin programı kendi seviyesine göre özel yapılıyor. Ayrıca her kur sonu yapılan seviye belirleme sınavına ve öğretmenlerin öğrenciler hakkında verdikleri raporlara göre de öğrencinin İngilizcesi ilerledikçe yeni seçmeli dersler alabiliyor. Özellikle orta seviye ve üstü öğrenciler için bu seçmeli derslerin opsiyonu çok fazlalaşıyor. Örneğin öğrenciler bu seçmeli derslerini İş İngilizcesi, İşletme İngilizcesi, Tıp İngilizcesi gibi akademik derslerden seçebileceği gibi, Senaryo Yazarlığı, Film, Oyunculuk, Müzik, Tasarım, Sosyal Medya vb. gibi derslerden de seçebilir. Bunun yanı sıra TOEFL/IELTS Hazırlık eğitimi alan öğrenciler ise seçmeli derslerinde özellikle eksik olduklarını düşündükleri konular hakkında ekstra dersler alabilir. Tüm dersler genellikle interaktif bir şekilde işleniyor. Tüm öğrencilerin derse katılımı için öğretmenler öğrencileri teşvik ederken, aynı zamanda da tüm öğrencilerin dersi anladığından, takip edebildiğinden ve verim alabildiğinden emin olarak süreci yönetiyorlar. Özellikle “konuşma ve dinleme” üzerine işlenen zorunlu ve seçmeli dersler ise dersten ziyade arkadaşlarla buluşma gibi geçiyor diyebilirim J Bu derslerde genellikle bir konu belirleniyor ve bunun üzerine bir oyun kuruyorlar. Örneğin sınıftaki öğrenciler 3-4 kişilik gruplara bölünüyor ve grup üyeleri sırayla diğer üyelere bir konuyu sessiz sinema, cümle tahmin etme, iki farklı kelimeyi tahmin ederek tek bir birleşik kelime elde etmek vb. gibi oyunlar oynuyorlar. Böylelikle hem öğrenciler için ders keyifli bir hale getiriliyor, hem öğrendikleri kelimeler/cümleler bu şekilde daha hatırlanabilir/pekiştirilebilir hale geliyor, hem de sınıftaki birçok farklı milletten olan öğrenciler bu şekilde çok daha hızlı kaynaşıyor. Böylelikle de öğrencilerin hem sosyal gelişimine hem de pratik yapma şansına katkıda bulunuyorlar.
Yukarıda da bahsettiğim gibi ILSC tüm sistemini öğrenci merkezli kurduğu için, gerek öğretmen ekibi, gerekse öğrenci danışman ekibi bu mottoya göre oluşturulmuş durumda. Tüm öğretmenlerin çok temiz bir aksanla ve anlaşılabilir konuştuğunu söyleyebilirim. Özellikle daha düşük İngilizce seviyesi olan sınıflar için ders veren öğretmenler çok anlaşılır, tane tane, hecelere, kelimelere vurgu yaparak konuşuyor, herhangi bir öğrencinin anlatılanı anlamadığı noktada, aynı cümleyi farklı kelimeler kullanarak, çağrışımlar yaparak öğrencinin anladığından emin olana kadar açıklıyor. Tüm öğretmenler sınıflarındaki öğrencileri hakkında yakından bilgiye sahipler. Böylelikle öğrencilerin dil konusunda hangi noktada daha zayıf, hangi noktada daha kuvvetli olduğunu biliyorlar ve iletişim kurarken buna dikkat ediyorlar. Ayrıca sahip oldukları bu bilgiler sayesinde öğrencilerle daha arkadaşça ilişkiler kurabiliyorlar. Bunun yanı sıra öğretmenler her öğrencinin geldiği ülkeyi, o ülkenin kültürü hakkında önemli birkaç detayı mutlaka biliyorlar, bu sayede öğrencilere bir şey açıklarken kendi kültürlerinden örnekler vererek anlatılanların daha akılda kalmasını sağlıyorlar. Okuldaki danışman ekibi de aynı şekilde hem öğrencilerle iletişime çok açıklar hem de çok çözüm odaklılar. Öğrencilerin okul ve derslerle ilgili tüm soruları, sorunları ve danışmak istedikleri detaylar için ayrı bir eğitim danışmanı, konaklama için ise ayrı bir danışman var.
Her iki lokasyonda da ILSC’nin birden fazla okul binası var ve öğrenciler farklı binalarda farklı dersler alabiliyorlar (Okul binaları birbirine çok yakın). Bu da okulun kapasite ve öğrenci nüfusu olarak çok büyük olduğunu gösteriyor. Genel olarak uluslararası öğrenci oranının çok ideal olduğunu belirtebilirim. Çünkü fazlasıyla okul binası ve derslikleri olduğu için her pazartesi çok fazla sınıf açılıyor ve böylelikle bir sınıfta aynı milletten çok fazla öğrenci olmaması sağlanıyor. Ayrıca okul nüfusunun geniş olması ve birden farklı binada ders alabiliyor olmak da sürekli yeni öğrencilerle tanışmak, yeni arkadaşlıklar edinmek, daha çok pratik yapabilmek, daha fazla kültür tanıyabilmek anlamına geliyor.
Okulun aile yanı ve yurt opsiyonu mevcut. Öğrenciler çoğunlukla hem daha ekonomik olduğu hem de anadili İngilizce olan bir ailenin yanında olmak İngilizce pratiğe çok fayda sağlayacağı için aile yanı konaklamayı tercih ediyorlar. ILSC’nin her iki lokasyonunda da yalnızca öğrenci konaklamaları ile ilgilenen bir danışman ekibi var. Bu sayede her öğrenciye en uygun olabilecek konaklama opsiyonunu bulabiliyor, öğrencilerin evleri ya da yurtları ile bir problemleri olduğunda çok hızlı çözebiliyorlar. Hem daha önceki öğrencilerimin referanslarına hem de bu ziyaretimdeki gözlemlerime dayanarak İngilizcesi'ni geliştirmek isteyen bir öğrencinin öncelikle aile yanı konaklama seçmesini tavsiye edebilirim. Pratik imkanının yanında Kanada kültürünü de yakından gözlemleme fırsatını bulacaklar böylelikle. Fakat hem Toronto’nun hem de Vancouver’ın coğrafik olarak büyük olduğunu, bu sebeple de okul ile aile yanı konaklaması arasında 45-50 dk. olabileceğini ve bunun gayet normal olduğunu hatırlatmak istiyorum :)
Sonuç olarak Kanada’da bir dil eğitimi almaya karar verdiyseniz, ILSC en doğru tercihlerden biri olacaktır. Kanada, ILSC Language Schools, kayıt ve program süreci ve vize işlemleri hakkında çok daha detaylı bilgi ve danışmanlık için bizimle istediğiniz zaman iletişime geçebilirsiniz.
İngiltere'de Lise Hayalim Sonunda Gerçek Oldu!
Öğrencimiz Yusuf Capar'ın İngiltere'de lise değişim süreci ve Canterbury deneyimleri Devamı
Yusuf Capar
Öğrenci
İngiltere'de Lise Değişim Sürecim
Öğrencimiz Şevval Duru'nun İngiltere'de lise değişim süreci ve Canterbury deneyimleri Devamı
Sevval Duru Dopoglu
Öğrenci
Academix ile Brighton'da Dil Okulu Deneyimim
Öğrencimiz Fulya Özmantar'ın danışmanı yardımıyla Academix'le Brighton'da dil eğitimi Devamı
Fulya Özmantar
Öğrenci
Academix ile İrlanda'da Üniversite Eğitimim
academix ile irlanda'da eğitim alan öğrencimiz Dublin City University'deki tecrübelerini bizimle paylaşıyor Devamı
Can YÜCEL
Öğrenci