EC BRISTOL DİL OKULU TECRÜBELERİM

Bristol'da dil eğitimi aldığım 2 ay boyunca kendimi evimde gibi hissettim. Öncelikli Bristol'ü seçme sebebim sanat ve müzikti ve bu konuda gerçekten tatmin oldum. Sokak sanatçılarla dolu, özellikle haftasonları her köşe başında bir müzik sesi duyabilirsiniz. Ayrıca şehrin her yeri mükemmel grafitilerle kaplı. Eğer denk gelebilirseniz ağustosun ilk haftası Bristol'de grafiti festivali ve sanatçılar eskilerinin üstüne yeni grafiler yapıyorlar, yapılışlarına şahit olmak ayrı bir zevk veriyor insana. Bunun dışında dilerseniz konsere, tiyatroya, operaya ve sinemaya gidebileceğiniz birkaç yer var şehir merkezinde. Diğer festivallerden de bahsetmeden geçemeyeceğim; ben Bristol'de olduğum süre boyunca sadece bir iki tane festivale denk geldim, bunlardan birisi de Harbourside Festival. Şehir merkezinde çok geniş bir alana kurulan bir festival. Festival 3 gün sürdü ve bütün şehir dışarı dökülmüş gibiydi. Herkesin kendi müzik zevkine göre konser dinleyebileceği birkaç sahne kurulmuştu; jazz, rock, pop, elektronik müzik vs. Bir de benim dönüşümden birkaç gün sonra olan Balon Festivali var. 10 ağustosta yüzlerce balon Clifton Suspension Bridge kenarından havalanıyor ve gerçekten muhteşem bir görsel şölen.

Benim gibi doğa meraklısıysanız Clifton Suspension Bridge altında ormanda Leigh Woods diye geçen alanda halk için patikalar açılmış; dilerseniz nehir kenarında yürüyebilirsiniz veya ormanın içine doğru olan yolu takip edebilirsiniz. Onun dışında şehir geniş çimenlik alanlarla dolu zaten, güneşli havalarda vakit geçirmek için ideal. Yani Bristol beni doğa sevgim açısından da yeterince tatmin etti.

Bristol'ün insanlarına gelecek olursak beklediğimden daha sıcakkanlı ve yardımseverlerdi. Şehrin en sevdiğim özelliklerden birisi kimin fakir kimin zengin olduğunu fark edemiyor olmaktı, herkes eşit gözüküyordu. En ufak bir sorununuzda size seve seve yardım ediyorlar. Has ingiliz görmek çok mümkün olmayabilir çünkü çok fazla milletten insan var orada. Ama bunun iyi yanı şu; farklı aksanlara alışma ve onları anlama özelliği kazanıyorsunuz.

2 ay boyunca aile yanında kaldım ve okula otobüsle gitmek zorundaydım. İlk başta garip gelse de bir süre sonra otobüs sistemine alışıyorsun ve her yere otobüsle gidip gelebilir hale geliyorsun. Okula başladığımda okuldan aylık otobüs kartı çıkartmıştım ve o kart sayesinde 1 ay boyunca istediğiniz kadar otobüse binebiliyorsunuz.

Dünyanın her yerinde olduğu gibi Bristol'de de türkler vardı. Oraya yerleşmiş olan insanlar dışında öğrenci olarak gelen insan sayısı yaz başında azdı ancak Türkiye'de okulların kapanmasının etkisiyle öğrenci nüfusu artmaya başladı. Yani yaz aylarında türk öğrencilerin fazla olduğunu söyleyebilirim. Çok bir bilgim yok ama tahminen kış aylarında türk sayısı azalıyordur.

İngiltere'nin havası genel itibariyle yağmurludur. Ancak ben oradayken son haftam haricinde yağmura sadece 2 gün denk geldim. Küresel ısınmanın da etkisiyle sıcaklıkların 30 derecenin üstüne bile çıktığı bile oldu, ki bu İngiltere için çok normal değil. Haziran ve temmuz ayları oldukça sıcaktı. Ağustos ayında yağmurlar başlıyor ve hava sıcaklığı 20 derecenin altına düşüyor. Oradaki havanın en kötü özelliği çok değişken olması. Bir bakıyorsunuz hava güneşli ve 5 dk sonra kapanıp sizi üşütecek bir rüzgar esmeye başlayabiliyor.

Kötü sayılabilecek özelliklerden birisi şehirdeki mağazaların kapanma saatleri; çoğu yer 17:00'da kapanıyor ancak bu bütün ülke genelinde olan bir şey. Onun dışında, Bristol küçük bir şehir ve bir süre sonra yapılacak şeyler tükeniyor. Eğer güzel bir arkadaş grubu bulursanız sıkılacağınızı sanmam ama bu biraz şans işi. Ve tabi ki ingilizcenizi geliştirmek için gittiğinizden türklerden uzak durun.

Okula gelecek olursak EC'deki öğretmenler ve öğrenciler gayet güleryüzlü ve iyi insanlardı. Eğitiminden de memnundum. Ancak bana kalacak olursa okulda aktivite eksikliği vardı. Haftasonları okul gezileri oluyordu evet ama yeterli değildi. Ayrıca tavsiyem ne kadar çok okul aktivitesine katılabiliyorsanız katılın, yeni insanlarla iletişim kurmak için ideal bir fırsat.

Konaklamayla ilgili de şunu söyleyebilirim: tamamiyle şansa bağlı olan bir şey. Ben kendikimden çok memnundum ama çok şikayetçi olan arkadaşlarım da vardı. Bana kalırsa aile ile yapılan dialoglar ingilizceyi geliştirmek için güzel bir fırsat. Ben kendi ev sahibimin akrabalarıyla da tanıştım, onların evine gittim yani bana gerçekten ailenin bir üyesiymişim gibi davrandılar ve dolayısıyla çok güzel zaman geçirdim. Bristol'den ayrılırken beni en çok üzen şeylerden birisi kaldığım evden ayrılmaktı.

Kısacası tercihimi Bristol'den yana kullandığım için mutluyum. Ayrıca işlerimi halletmemde bana yardımcı olan Pınar Kırca'ya çok teşekkür ederim, gerçekten her şeyimle ilgilendi. Academix'i seçtiğim memnunum.

Buket Yalın
EC English Language Centres - Bristol, İngiltere
2017 Yurtdışı Dil Okulu Öğrencisi
Academix Danışmanı: Pınar Kırca
pinar@academix.com.tr
+90 212 660 70 14 | +90 212 660 70 15